Only a Fool Would Say that

Selamlar merhabalar. Bugün nispeten daha kısa ve basit bir şarkı ile birlikteyiz. Tabii ki bu basitliği şarkıyı çok güzel bir şarkı yapmaktan alıkoymuyor. Karşınızda Steely Dan'in 1. Stüdyo albümünün 5. şarkısı Only a Fool Would Say That. Çok sevdiğim bir grubun bana gerek tonuyla gerek bu eğlenceli havasının altındaki karamsar sözleriyle bir hayli zevk veren bir parçası (Bana Gönül Ferman Dinlemiyor'u hatırlatır bu konuda). 

Biraz teknik bir bilgi olabilir ama şarkı G major yani sol major tonda yazılmış bir şarkı. Açıklamak gerekirse şarkının asıl tonu G major bir notadan ziyade belirli bir ton birliği gibidir. Yani G tek bir nota olmasına rağmen (ki kendisi sol notasıdır) bu tonda yazılmış olması G ve ondan türeyen notaların ağırlığıyla yazıldığı anlamına gelir. Bunu belirtmemim asıl sebebi hem biraz teknik bilgi olsun diye hem de şarkının genel neşeli tonunun burdan geldiğini belirtmek için. G major ile yazılan şarkılar genelde neşeli bir tonda diyebiliriz (Here Comes the Sun gibi). Tabii şarkının pek alışık olunmayan rock/jazz karşımı oluşu da bu tuhaf ve eğlenceli tonunda oldukça etkili. Neyse şimdi şarkını ne anlattığına geçmeden önce ilk defa Steely Dan'in bir parçasını anlattığım bir yazı yazdığım ve kendileri çok bilinen bir grup olmadıkları için biraz Steely Dan ve Müziği hakkında bilgi vermeye çalışıcam. 

Walter Becker (sol) Donald Fagen (sağ)

Steely Dan 1972 senesinde California'da Donald Fagen (vokal, klavye) ve Walter Becker (gitar, prodüktör) isimli iki üniversite öğrencisinin kurduğu bir gruptur. Ağrılıklı olarak rock ve jazz karışımı olan jazz rock ürettiler. Ki günümüzde bile bu tarz müziği böyle bir ustalıkla üreten grupları bulmak imkansız gibi bir şey.  New York’taki Bard College’da müzik eğitimi görürken tanıştılar. İkisi de edebiyata, jazza ve mizaha ilgi duyduğunu fark edip birlikte müzik üretme kararı aldılar.  Sonrasında minik bir grup kurdular Los Angeles' a taşındılar falan da filan adamların bütün hayatını anlatmıyıcam burda, açın bakın isterseniz. Bu arada Steely Dan adı, yazar William S. Burroughs’un 1959 tarihli Naked Lunch adlı romanındaki bir ayrıntıdan gelir. Romanda “Steely Dan III from Yokohama” adında mekanik bir seks oyuncağı geçer. Yani isim aslında alaycı ve tuhaf bir edebi referanstır. Kendileri müziklerini genel olarak eleştiri, mizah ve sarkazm ağırlıkı yaptılar. Müziklerindeki karakterler genelde bağımlılar, kaybedenler, alkolikler ve şehirliler gibi günlük hayattan çok da uzak olmayan karakterler. Ben şahsen yaptıkları müzik türüne bayılıyorum. Rock bazen insan için fazla nasıl desem olaylı kaçabiliyor. Yani belirli bir riff (sürekli çalınan müzik bölümü) üzerine tekrar eden sözler (hepsi böyle değil ama insanın içi bezebiliyor bir nokatan sonra) insanı yoruyor. Jazz ise aksine sıkıcı olabiliyor. Nispeten yavaş tempolar sakin sözler falan filan. İkisini güzel bir biçimde harmanladığında ise istersen akıcı bir gitar solosu, istersen temposu rahatça değiştirilebilen sakin bir jam session (doğaçlama jazz bölümü) oluşturulabiliyor. Üstüne bir de böyle eleştirel ve alaycı sözler eklendiğinde ise bana göre çok eğlenceli parçalar oluşuyor. Grup ya da kendilerini grup diye tanımlamayı çok sevmedikleri için ikili hiç konser vermemiştir (aslında konser vermiştir ama bir hayli azdır ayrıca bizim bildiğimiz konserlerden ziyade profesyonel sanatçılardan oluşan oturmalı ve kısa 'gösteriler' yapmışlardır desek daha doğru). Kendileri daha çok stüdyoda mükemmeliği aradıkları için müzik görüşlerini de böyle şekillendirmişlerdir. Bundan dolayı da bazı parçalarında sahnede çok da çalınması kolay olmayan öğeler bulabilirsiniz. Popülerlikten ziyade mükemmelin peşinde koştular yani. İkiliye bu açıdan çok saygı duyuyorum. Gerçekten bu işi tutku ve zevkle yaptıkları belli oluyor. Walter Becker 2017 de ölmesine rağmen müziklerinin yaşaması için Donald Fagen bazen hala gösterilerine devam eder. Grup hakkında yeterince bilgi verdiysem şarkıya geçebiliriz. 
İlk albümleri Can't Buy a Thrill                  
Only a Fool Would Say That yani sadece bir aptal bunu söylerdi. Şarkının genelde özellikle John Lennon'un Imagine parçasına bir "diss" gibi yazıldığı söylense de bence John Lennon ve benzeri uçuk düşüncelere sahip insanlara genel bir eleştiri. Bilmeyen varsa John Lennon The Beatles grubunun solistidir. Barış yanlışı ve savaş karşıtı fikirleriyle tanınır. Kendisi 1980 senesinde büyük bir hayranı tarafından vurulup öldürüldü. Bu şarkı da bize gerçeklerden bu kadar uzak sanatçıların bize umut satmasının ne kadar saçma olduğunu eğlenceli bir dille anlatıyor. Bu şarkıyı daha iyi anlamanız için önce Imagine şarkısının sözlerini biraz inceleyim. 




Imagine there's no heaven
It's easy if you try
No hell below us
Above us only sky
Imagine all the people
Living for today... Aha-ah...

Imagine there's no countries
It isn't hard to do
Nothing to kill or die for
And no religion, too
Imagine all the people
Living life in peace... You...

You may say I'm a dreamer
But I'm not the only one
I hope someday you'll join us
And the world will be as one

Imagine no possessions
I wonder if you can
No need for greed or hunger
A brotherhood of man
Imagine all the people
Sharing all the world... You...


Rahatça anlaşıldığı üzere fazlaca ütopik bir şarkı. Cennetin, cehennemin, dinlerin, ülkelerin ve sınırların olmadığı bir dünyayı istiyor Lennon bu şarkıda. Hepimizi için huzurun ve barışın mümkün olduğunu söylüyor. Her ne kadar ben de barış yanlısı biri olsam bile Lennon'un tutumunun bu konularda aşırı olduğunu söyleyebilirim. Tabii diyebilirsiniz ki bu bir şarkı gerçekleri yansıtması gerekmiyor, sadece bir hayal bile olsa güzel bir hayal. Buna katılırım ama asıl sorun Lennon'un bu şarkının sözlerinin muhtemelen Rolls Royce'unda malikanesi giderken yazmış olması.

Imagine şarkısının yazıldığı mülk
Lennon hayli zengin bir adamdı. Doğduğu ve büyüdüğü 1. dünya ülkesi olan İngiltere'de yüksek ihtimalle hiç yoksulluk görmeden yaşadı. Döneminin en zengin müzisyenlerinden biri olarak öldü. Burda Lennon'a laf sokmak için yazmıyorum bunları. Genelde insanlara güzelliğin önemli olmadığını söyleyenler mankenler ve paranın önemi olmadığını söyleyenler de zenginlerdir sözü aklınıza gelsin diye yazıyorum. Tepedeki güçlü insanların bize bulundukları konumun değerli olmadıklarını haykıra haykıra anlattıklarında ne kadar komik olduğunu anlayın diye. Konumuza dönücek olursak Steely Dan bu parçada tam olarak bunu eleştiriyor. Hemen sözlere bakalım. 

A world become one of salads and sun
Only a fool would say that
A boy with a plan, a natural man
Wearing a white Stetson hat

Unhand that gun begone
There's no one to fire upon
If he's holding it high
He's telling a lie

I heard it was you
Talking 'bout a world where all is free
It just couldn't be
And only a fool would say that

The man in the street dragging his feet
Don't wanna hear the bad news
Imagine your face there is his place
Standing inside his brown shoes

You do his nine to five
Drag yourself home half alive
And there on the screen
A man with a dream

I heard it was you
Talking 'bout a world where all is free
It just couldn't be
And only a fool would say that

Anybody on the street
Has murder in his eyes
You feel no pain
And you're younger than you realize

Only a fool would say that
Only a fool
I heard it was you
Talking 'bout a world where all is free
It just couldn't be
And only a fool would say that


Yine çok bir anlatıma gerek kalmadan rahatça anlaşılabilen sözler. Güneş ve salatalardan oluşan bir dünya ile hayalin ne kadar absürt olduğunu söylüyor bize. Her şeyin özgür olduğu bir dünyanın var olamayacağını söylüyor. Sokakta ayaklarını sürüyerek yürüyen bir adam var. Adam 9'dan 5'e kadar çalışmış, kötü haberlerden bıkmış ve evine gitmeye çalışıyor. Televizyonu açtığında ise hayallerini satmaya çalışan bir adam. Yani Lennon ve gibileri. Bu dizelerde aynı zamanda Lennon'un 9-5 çalışıp hayatını geçindirme derdine hiç girmediğini de hatırlatıyor bize. Sonraki dizelerde herkesin içinde bir "cinayet" olduğunu söylüyor. Burdaki cinayet kötülüğü ve karanlığı temsilen söylenmiş. Tıpkı Ying Yang gibi herkesin içinde az çok kötülük olduğunu ve bundan arınamayacağımızı söylüyor. Acıyı bilmiyorsun ve sandığından daha gençsin ise yine Lennon ve türevlerine bir laf. Hayatın gerçekleriyle yüzleşmemiş daha düşünce yapısı olarak çok genç kişiler olduklarını söylüyor. Gerçek acıyı yani hayatı bile tanımamış kişilerin insanlara umut satmaması gerektiğini anlatıyor yani.

Evet şarkı genel olarak bu şekilde. Düşününce bu kadar iyimser ve eleştirilemez duran bir temayı yani barış hayalini bile oldukça tutarlı ve müzikal olarak kaliteli eleştirmiş Steely Dan. Komiktir ki aslında şarkıda bize mutlak barışın mümkün olmadığı, insan doğasının buna izin vermeyeceği gibi ağır ve bir nevi korkunç şeyler anlatılmasına rağmen sözlerine çok takılmazsanız oldukça neşeli bir şarkı gibi gelir. Dedikleri gibi "If you haven’t listened to John Lennon when you were young, you have no heart. If you haven’t listened to Steely Dan when you’re old, you have no brain". Steely Dan bu şarkıda üstüne düşünülmesi gereken şeyler söylese bile benim amacım size şarkıyı tanıtmak. Geri kalan soruları kendiniz düşünebilirsiniz. Barış mümkün mü? Mümkün değilse bile bunu bu kadar kabul edip karanlığa gömülmeye gerek var mı? ya da bu bizi karanlığa gömmesi gereken bir şey mi? Bu yazıyla birlikte çok sevdiğim şarkıların birinden daha bahsetmiş oldum. Umarım okurken zevk almışsınızdır. Sağlıcakla kalın mutlu kalın. Tıpkı bu ikili gibi ağır konularda bile eğlenebilicek şeyler yaratmanızı dilerim. 

Comments

  1. Gecenin bir yarısı yarın olan sınava çalışmaktansa bu yazıyı bitirdiğim için umarım yarın pişmanlık duymam

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ahahahaha bişiy olmaz bence 😂 Önce yorumumu yaptım, şimdi de yazıyı okuyabilirim. :)

      Delete
    2. Sayende yeni bir sözcük öğrendim: "diss". Thanx. Adamların tipleri de müzikleri gibiymiş yalnız, parçalarının neşesine zıt. 😄 Dış görünüşün ne kadar yanıltıcı olabileceğine ve insanda sığ izlenimler yaratabileceğine bir kanıt daha sanırsam.

      Bir iki kelam da John Lennon'a ve benzerlerine dair. Zengin ya da savaştan uzak biri bunlara sahip olmayanlar için bunu dileyemez mi? Yani bulunduğu yer/konum/durum rahat diye o rahatı bozup savaşa bizzat katılmak mıdır aslolan? O zaman sanat ne için, onca edebî eser, müzik ve film başyapıtları, Picasso'nun savaş tabloları? Bilemedim. Olabilir de tabii. Sonuçta Hemingway misal savaşlarda bulunduğu için çokça savaşları yazmış, ama her babayiğidin harcı değil böyle şeyler. DÜşündürdü yazın, bi de ona teşekkür madem. :)

      Delete
    3. Tabii zengini huzur içinde yaşayanı parasını huzurunu bıraksın savaşa gitsin demek mantıklı değil ama genelde bu tarz yüksek yerlerdeki insanların dünyaya huzur ve barış getirmek için asıl yaptıklarının sadece konuşmak ve dilemek olduğunu görüyoruz. Konumun ne kadar yüksekse bu konularda yapabiliceğin şey o kadar fazla oluyor fakat genelde yaptıkları da o kadar azalıyor. bir de damdan düşenin halini damdan düşer anlar misali biraz komik kaçabiliyor

      Delete

Post a Comment

Popular posts from this blog

Soldier of Fortune

Close to the Edge ve Müzik